İnsanı tüm boyutları ile bir bütün olarak düşünmemiz gerekmektedir. Beş boyutlu bedeni kavramak, insanı bir bütün olarfak değerlendirmeyi sağlar. Bu yaklaşımda her türlü tedavide anlamlı bir artışa sebep olur.
İnsanlar ancak varoluşlarını derinlemesine ortaya koymaları halinde kronik hastalıklardan kurtulabilirler. Bunun için de neden – sonuç ilişkilerini iyi anlamak gerekmektedir.
O zaman şöyle başlayalım.
İNSAN 5 BOYUTLU BİR VARLIKTIR!
- Fiziksel Beden
- Enerji / Eterik Beden
- Mental Beden
- Sezgisel Beden
- Ruhsal / Astral Beden
Peki bu bedensel katmanlarımız hangi fonksiyonları yerine getirir?
- FİZİKSEL BEDEN
En altta, birinci sırada bulunan basamaktır. Her şeyinüzerine kurulduğu yapıdır. Fiziksel beden, bütün bedenin yerküre ile yani enerji kaynağı ile olan bağlantısıdır. Fiziksel beden beş duyumuz ile algılayabildiğimiz ve ciltte sona eren kısımdır. Gördükleirmiz, duyduklarımız, kokladıklarımız, dokunduklarımız ve tattıklarımızla özdeştir.
Birinci boyuta yeterince hakim olmadan, hatta bir üst basamakta bulunan enerjisel beden bile düşünülmeden, üçüncü basamaktaki mental boyutta etkili antidepresanlar ve ilaçlar kullanılarak yapılan depresyon tedavilerinin, insanın varolan eterik bedeni ve fiziksel bedenini de bozarak getirdiği durumun farkında olmalıyız. Antidepresanların yaptığı, sadece bio kimyasal ve elektro kimyasal beyin yapımız içinde duygu merkezini bastırarak, susturarak tepkisizlememizi sağlamaktır. Burada negatif duygularımız baskılandığı gibi pozitif duygularımız da baskılanmaktadır.
2. ENERJİ BEDENİ / ETERİK BEDEN
Bedenin ikinci boyutudur. Burası sadece sinir sisteminin (VSS = Vejetatif Sinir Sistemi) bütün elektrik ve elektromanyetik olaylarına neden olan elektriksel aktivitelerin toplamı değildir. Aynı zamanda yer çekimi, solar güç ve Schuman’ın elektromanyetik güçleri gibi bilinen diğer fizik güçlerin etkisinde olan boyuttur.
Vejetatif Sinir Sistemi (Otonom Sinir Sistemi) 500.000km.’lik yüzeyi ile vücudun her yerini boydan boya sarar. Mevcut ileti sinir (nöron) yapısının etrafında elektriksel bir alan oluşturur. Oluşturulan bu elektromanyetik alan bir yayılım ile vucudun yüzeyinden uzaya yayılır. Vuücuttan uzaklaştıkça gücü azalmasına ragmen, teorik olarakbu elektromanyetik alan sonsuzluğa doğru uzanır.
Biz halk dilinde, bu enerji bedenine Aura diyoruz. Aura, evrende Nadi dediğimiz yaşam enerjisinin içine aktığı ve sonunda çakralara bağlandığı katmandır. Nadi denilen bu kanallar, chi denilen yaşam enerjisini eterik bedenimiz vasıtası ile bize taşırlar. Biz de aynen yine aynı şekilde beş duyumuzla algıladığımız düşünce ve davranışlarımızdan oluşturduğumuz enerjimizi bu katman vasıtasıyla evrene yayarız. Aynı şekilde evrenden de hem empatik (başkalarının duygu, düşünce ve davranışlarını) hem de içgüdüsel reaksiyonları bu eterik beden üzerinden algılarız.
Fiziksel bedenin, yaşamsal yaratıcı enerjisini ve fiziksel duyularını şekillendiren güçler burada bulunur. Eterik beden yaşam enerjisini “Solar Pleksus” çakrası yoluyla güneşten ve kök çakra yoluyla da dünyadan alır. Bu enerjileri saklayarak, çakralar ve enerji kanalları ile, fiziksel bedene akan sürekli akımları besler. Bu iki enerji şekli, hücrelerdeki yaşam dengesini kurarlar.
Eterik beden, fizik bedeni bir kalkan gibi sararak hastalık yapıcı mikropların, zararlı maddelerin bedene girmesini engeller ve çevreye sürekli yaşam enerjisi yayar.
Normalde, elle tutulmayan ve gözle görülmeyen bu koruyucu kalkan, bedenlerimizin dış etkiler nedeni ile değil, içsel nedenler ile hastalandığını gösterir. Bedenin doğal ihtiyaçları ve doğal bütünlükle parallel olmayan bir yaşam tarzı, alışkanlıklar ile birlikte, olumsuz duygu ve düşünceler, eterik yaşam gücünü harcayarak, enerji bütünlüğünün kuvvetini ve yoğunluğunu azaltır.
Böylece zayıf aura ile birlikte, bedenden çıkan enerji akımları eğikleşir, gedikler ve çatlaklar oluşur. Böylesi bir durumda da yaşamsal enerji çatlaklardan dışarıya sızabilir. Hastalıklar, fiziksel bedende daha etkinlik sağlamadan, eterik auradaki bozulmalar görülerek tespit edilip, tanımlanarak tedavi edilebilirler.
Eterik beden ve Fizik beden, zihinsel (mental) bedenden kaynaklanan düşünce formlarına çok güçlü reaksiyonlar verirler. İşte bu nedenle pozitif düşünce sağlık üzerinde çok etkindir.
Eterik bedenin bir başka işlevi de, yüksel enerji formları ile fizik beden arasında aracılık yapmasıdır. Fiziksel duyularımızla aldığımız bilgileri, astral (ruhsal) ve mental bedenlere iletir. Böylece yüksek enerji formlarından fizik bedene enerji ve bilgi aktarır.
Eterik beden zayıfladığında, kişinin enerji ve bilgi iletimi bozularak, zihinsel ilgisizlik, dengesizlik oluşur.
Eterik beden, sağlığını kaybetmesi durumunda duygusal, zihinsel ve astral aura katmanları ile kişinin bağlantısı zayıflar. Bu durum bir çok psikolojik sorunun yanı sıra önemli kişilik bozuklukları, depresyon hatta intihar eğilimlerine kadar kişiyi götürebilir.
3. MENTAL BEDEN
Eterik bedenin üstünde bulunan katmandır. Kişinin duygusal yapısı bu katmanla ilgilidir. Üst katmanlardan gelen enerjiler burada duygusal anlamlar kazanır ve kişiye özel duygusal süreçten geçtikten sonra anlam kazanarak eterik bedene ulaşır.
Her düşünce zincirinin önünde bir duygu vardır. Buradan yola çıktığımızda, düşüncelerimiz duygularımızı, duygularımız enerjilerimizi, onlar da fiziksel yapımızı etkilemektedir. Yani her beden bir alt bedeni etkilemektedir. Fiziksel beden ve eterik beden, mental bedenin etkisindedir.
İsminden de anlaşıldığı üzere bedenin üçüncü boyutu olan mental bedende duygular özel bir yer tutar. Bilinçaltı ve bağısaklarda kendini hissettiren duyguların düzensizliğinde pek çok hastalığın şekillendiğini biliyoruz. Mental beden insan psikolojisi ve sağlığı için çok önemlidir. Çünkü duyguların regüle olması bir bütünlük gerektiri. Bu da ancak enerjisel bedenin yani Vejetatif Sinir Sisteminin regülasyonu ile sağlanabilir. VSS’si regüle olmayan bir insanın bütünlük içinde olması mümkün değildir. Bu noktadan bakıldığında kimyasal ilaçlar ile psikolojik rahatsızlıkların tedavisinde neden çaresiz kalındığını anlamak çok daha kolay olacaktır.
4. SEZGİSEL BEDEN
Bu boyut aklın ve dilin ötesindedir ve geçmiş yaşamların, yakın ölüm deneyimlerinin, arketiplerin, ruhun sahip olduklarının, karmaların, nesiller boyu çözümlenmemiş aile yüklerinin etklsi altındadır.
5. RUHSAL BEDEN
Bu boyut bedenin kendini iyileştirme düzlemidir ki, buna ruhsal beden adını vermekteyiz. Burada tek mevcut ilişki bireyle yaratan arasındadır. Beşinci boyut Tanrının insana ulaştığına inanılan bir boyuttur. Bu şekilde birey kendi yolunu belirler, gücünü kullanır, öğrenir ve deneyimler.
Sonuç olarak bedenin 5 boyutunu bilmek, insanı bütünsel sağlığa götüren önemli bir bileşendir. Bunun için
- ilk üç basamak için enerji toplayın
- Düzenli ve sağlıklı beslenin
- Doğru uyuyun
- Doğru, pozitif düşünün
- Vitaminlerinizi alın
- Vücut enerjinizi nötralize edin
- Kaliteli müzik dinleyin
- Yüzün
- Meditasyon, yoga yapın
- Ve en önemlisi kendi iç sesinizi dinleyin.
Referans: Bilimsel Tamamlayıcı Tıp, Regülasyon ve Nöraltetapi Dergisi
Dr Dietrich Klinghardt ve Prof.Dr. Hüseyin Nazlıkul
–
![]() |
BEDENSEL BOYUTLARIMIZ | BOZUKLUKLAR | TEDAVİ TÜRLERİ |
Ruhsal Beden | Boşluk duygusu, yaşamın anlamsızlaşması | Meditasyon, ibadet, astroloji, spiritual iyileşme, tasavvuf | |
Sezgisel Beden | Psikoz ve nöroz | Derin psikolojik terapiler, hipnoz, Hellinger sistem terapisi (aile dizilimi) | |
Mental Beden | Davranış bozuklukları, psikosomatik şikayetler | Kognitif davranış terapileri, homeopati, nöral terapi, bireysel egzersiz, psiko kinesiyoloji, Bach çiçek terapisi, EFT, NLP | |
Enerji Bedeni | Organsal olmayan ağrı, regülasyon bozukluğu, sinir – sistemi bozukluğu | Nöral terapi, akupunktur, biorezonans, manyetik alan terapisi, proquant, Feldenkreis, Aleksander teknikleri | |
Fiziksel Beden | Yapısal ve biokimyasal bozukluk (hard-ware sorunu) | Farmoterapi, fizyoterapi, fitoterapi, nöral terapi, manuel terapi |